İki albüm arasındaki yedi fark
Son zamanlarda yayımlanan ve bu yüzden de art arda dinlediğim iki albüm var. İster istemez kıyaslıyor insan
Biri Hayko Cepkin’in yeni albümü “Sandık”. Diğeri Gripin’in yeni albümü “MS 05 03 2010”. İkisi de arabesk geleneğini yaşatıyor.
Ancak meşrepleri farklı.
Hayko’nun müziği metal ve gotik tarzlara yakın. Daha karanlık. Ölüm temasına odaklanıyor. Giydiği gömlek bile kefenden esinlenerek tasarlanmış. Kelle koltukta sahneye çıkıyor.
Gripin öyle değil. Gripin eğitimli-meğitimli, düzgün ama fena halde üzgün şehirli çocuklar modunda. Boğaz’da yağmurlarda kadehleri doldurmaktan, koca çınarların gölgesinde yorgun olmaktan ve (elbette) “sensizliklerden”, “yalnızlıklardan”, “dertli akşamlardan” bahseden 10 adet şarkıları var albümde.
Hayko’da kadınlara yazılmış aşk şarkısı yok.
Gripin hep yalnız hep “sensiz”..
Hayko kefen giyiyor.
Gripin’de giyim kuşam faça yerinde.
Hayko kendini çirkinleştirmiş, saçlarını falan iyice albümünde işlediği ölüm temasına uydurmuş sanki. Sağlıksız ve arıza görünüyor.
Gripin sızlanıyor ama hayata bağlı. Vazgeçmişlik yok, yola devam kafası var. Bol fotoşoplu yeni fotoğrafları da gayet “artiz”.
Hayko damardan giriyor konuya. Derdini az kelimeyle anlatıyor.
Gripin lafı hafif dolandırıyor. Türkçeyi kullanmada sıkıntıları var gibi.
Hayko “Gelin olmuş gidiyorsun, beyaz keten giyiyorsun” diyor.
Gripin “Sal Sensizliğini Üstüme” diyor. Ben gerçek hayatta “sal sensizliğini üstüme” diye konuşan kimseye rastlamadım. Söylemesi bile zor.
Hayko metal ve gotik ile başladı üçüncü albümde arabeske ulaştı. Şahane bir albüm yaptı.
Gripin barlarda cover söyleyerek başladı, ikinci albümde tam olarak arabesk rock’a ulaştı, kendini buldu.
Ne yaptığını bilen ve giderek kitlesini geliştiren bir grup oldu.
Ve son söz: Neticede tarz falan detay. Hoşunuza gittiyse tamamdır. Benimkisi meraktan kurcalamak.