HcFan
Üye Ol / Giriş Yap
HcFan
Üye Ol / Giriş Yap
HcFan
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

HcFan

HcFan Hayko Cepkin hakkında paylaşımlar bulabileceğiniz bir platform.
 
AnasayfaAna SayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 avazavazdergisi.blogspot.com sitesindeki Hayko Cepkin ile ilgili yazıya cevap

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Hayko Cepkin

Hayko Cepkin


Mesaj Sayısı : 540
Points : 1597
Kayıt tarihi : 20/02/10
Nerden : Kütahya

avazavazdergisi.blogspot.com sitesindeki Hayko Cepkin ile ilgili yazıya cevap Empty
MesajKonu: avazavazdergisi.blogspot.com sitesindeki Hayko Cepkin ile ilgili yazıya cevap   avazavazdergisi.blogspot.com sitesindeki Hayko Cepkin ile ilgili yazıya cevap Icon_minitimeSalı Mayıs 04, 2010 2:03 pm

avazavazdergisi.blogspot.com sitesinde Hayko Cepkin ile ilgili yazıya istinaden, Hayko Cepkin'in cevabı;

Avaz Avaz: "Mahallenin Enteresan Delikanlısı" Nereye Kadar?



Hayatı ciddiye almayan ama ciddiyetinden de uzak kalamayan biri olarak değerlendirebilirim kendimi. Bu durumda fazlasıyla bu konulara kafa yoran ve aklını durduramayan biri çıkıyor karşımıza. Hayatı kendi içinde dev bir problemin, zevk veren dakikaları olarak da değerlendirebilirim. Bunları bitmek tükenmek bilmeyen örneklemelerle de abartabilirim.



Bu yazıyı yukardaki linki ve bugune kadar yazılmış çizilmiş birçok şeyi baz alarak yazıyorum.



Yazıyı dili ve yaklaşımı olarak beğendiğimi söyleyebilirim. Arzu ettiğim, görmek istediğim, bilmemin istendiği bu tarz dillere ve eleştirilere kapım ardına kadar açık. Öncelikle teşekkür.



Hayatın eleştirisi ve yorumu bitmez. Hep kendi içinde bir ikilem bir ayrım taşır. Tüm bu ikilem ve ayrımların doğru potada doğru şekilde mixlenmesine de doğru yaşama arzusu derim. Buda benim yapmaya çalıştığım yaşamaya çalıştığım ve doğal olarak yaşatmaya çalıştığım yaşam kavramım.



Paragraf paragraf inceleyelim---



1-Türkiye'nin en özgün müzik serüvenlerinden biri Hayko Cepkin'inki. Ülkede neredeyse var olmayan bir müziği buraya uyarlayarak ama en çok da dış görünüşünün üstüne kuvvetli bir kişilik imajı çizerek elde edilmiş bir başarı. Hiç dinlemeyen bir insana bile "Ama çok delikanlı be baba!" dedirtmesini sağlayan bu imajı temelde tek bir kelimede özetleyebiliriz: Samimiyet. Fakat üçüncü albümü "Sandık"ı dinlerken insan bir an durup bu samimiyeti sorgularken buluyor kendini. TRT'ye ilâhiden sonra bol bol tasavvufî, arabesk ögeler içeren ve verdiği mesaj vasatı geçemeyen bir albüm Hayko cephesinde bir şeylerin değiştiğinin göstergesi mi?



-------yanıt------------evet dediğiniz doğru.... Marjinal olarak tanımlanan bir görseli, delikanlı sıfatında tanımlatabilmişimdir ki bu zaten direkt benden kaynaklanan bir durumdur. Gecmişte mahallede bakkal köşesindeki tek portakal renkli uzun saçlı adam bendim ama lafı sözü geçen söz sahibi sıfatında anılırdım. TRT’deki ilahi yorumu arkasında sonuna kadar durduğum gururla bulunduğum bir proje olmuştur. Neticede bukadar din, dil, ırk kavramının deşifre edildiği bir ortamda yaşamsal görevimi, Ramazan Bayramı kapsamında, Müslüman bir ülkede, Ermeni asıllı bir Türk vatandaşı olarak bir Alevi nefesi ile evrensellik adına gösterebilmiş ve olumlu tepkiler alabilmiş isem, üzerimde illaki yüklenmesi gereken bir misyon varsa, varlık olmak adına pozitif bir etki yaratabilmişimdir. Eğer ki bu projeden nemalanmaya çalışıyor olsa idim o dönem beni bu konu başlığı altında Türkiyedeki tüm gazetelerde ve TV - radyo programlarında boooyy boyyy seyredecektiniz. Lakin böyle birşey olmadı. Tez bir basın yazısı yazıp geri çektim kendimi. Şimdi sorarım kaç kişi eline böylesine bir reklam fırsatı geçirmişken kullanmazdı? Bu konudan da 3. albümüm Sandık için benim cephemde birşeyler değişip değişmediğini merak etmişsiniz.... Konser finalinde dediğim gibi merak eden herkese...... buyrun konserime beklerim bakalım neler değişmiş.................



2-insanda bir kitle kaygısı şüphesi uyandırıyor doğrusu ilk başta-------komple paragrafı yazmıyorum, zaten link var yukarıda.......



--------yanıt-------Makamlı söylemeyi seviyorum.... Hele ki sahnede vocal tecrubesi arttıkça daha üst oktavlara çıkabilmeyi başardım ve bunu kullanabilmek çok tatmin edici. Kitle kaygısı korkusu nedir? İlk albümden bu yana soundumun gitgide sertleşmesi kitlesel kaygıdan mı gerçekleşmiştir? 3 albümü de arka arkaya sırayla dinleyin bakalım ivme yukarı doğru mudur aşağı doğru mudur. ilk albümle beni rock camiasına kabul edenler 3. albümle mi yumuşadı olarak tanımlayacak...... hahahahahahahahahah........... bazı alınların karışlanması gerekir o halde.... Buna farkındalık gerekir ki farketmek isteyenlere tekrar buyrun derim konserime........



3-Daha net anlaşılması için şarkılardan örnek verirsek, aynı zamanda çıkış parçası da olan "Yol Gözümü Dağlıyor'' parçasında bir anda ölüm düşüncesiyle karşılaşan ve bunun tedirginliğiyle kıvranan bir insan görüyoruz fakat karaktere o kadar düz yaklaşılmış ki ezbere şarkı yazan bir arabeskçiye konu verilse benzer bir şarkı ortaya çıkardı yine. Konuyla ilgili bir Hayko yaklaşımı veya değerlendirmesi alamıyoruz şarkıdan. "Gelin Olmuş" şarkısındaki yüzeysel duyarlılığından sonra "Balık Olsam" şarkısında "Senin de bugün bir derdin var/ Bunu bilmek malesef şeyimde değil" şeklinde bir anda umursamazlığa geçmekle beraber neden sansür ihtiyacı hissettiğini ise anlayamadım. "Doymadınız"da da Stv'de sıkça rastladığımız "kana bulaşmış, refah içindeki kötü adam" gibi basit bir hedefe saldırmayı da bir isyan, muhalif bir duruş ya da en basitinden göz açmak olarak göremiyorum maalesef. Diğer şarkılarda da benzer kısırlık, "Cennet Yolunda 100 Öğüt" darlığı devam ediyor.



-------yanıt--------- Konular itibari ile sanırım tatmin olunamamış........Ben bu sene ölümü işledim. Aşk, sevda, yalnızlık, bitiklik, nerdesinler?, burdayımlar, tam karşındayım sev benilerden ayrı olarak korku, ölüm, öfke vesaire gibi müzikal ticaret nezlinde işlenmesinin kar getirmeyeceği düşünülen konulara bulaşıyorum. Bu açıdan da şirketimin herşeye rağmen yanımda olmasına konularıma ve de söylemlerime karışmamasına teşekkür ediyorum. 'Şeyimde değil' sözünün albümde arzu ettiğiniz tadda duyulmasını istiyor iseniz sanırım kanunda küçük bir değişiklik yapılmasına faydanız olması gerekiyor.... Neticede kartonete de yazamayacağınız, albümde de “bip”lenecek bir şeyin kinaye diliyle algı yaratması bu olasılıksızlık içerisinde daha makbul. Net ayrıntılı bir dil duymak istiyor iseniz malesef tekrardan konsere davet edileceksiniz... Politikanın müziğimde zerre yeri yok..... Bu çirkinliği müziğime bulaştıramam.... Söylemlerim sizin deyiminizle yüzeysel geçerken benim deyimimle algıda tecrübe barındırır.. Ne yaptığını bilen bir adamım......... nelerin nasıl anlatılması gerektiğini kendime ait bir yolla iyi bilirim. Eğer bu konularda birilerine destek olmak istiyor iseniz Umut Kuzey’in ‘Amerika’ parçasının klibinin yayınlanmasına destek olunuz.......



4-Belki de fazlasını beklemek zaten yanlış. Şöyle bir bakarsak, dış görünüşü ve brutal vokali dışında Hayko Cepkin imajında bu ülke için tabu yıkan denebilecek ne var? Röportajlarından gördüğümüz; insanlarla çok sıkı dostlukları olan, sohbeti iyi, yamuk yapmayan, normal bir mahallede normal bir hayat yaşayan, sağlam Beşiktaş'lı, renkli bir çoçuk... Dış görünüşü ve vokalleriyse onun dikkat çekmesini sağlayan zararsız oyuncaklar... Denmesin ki görünüşüyle toplumda bir alışkanlık, bir kanıksama, bir özgürlük yaratıyor. Bu ülkede nasıl kimse Huysuz Virjin'den alışıp da oğlunun kadın kıyafeti giymesine, Bülent Ersoy'dan görüp cinsiyet değiştirmesine, Cemil İpekçi'den görüp homoseksüel olmasına izin vermediyse, hoşgörü göstermediyse, Hayko'nun imajına da böyle bir kabul gösterilmeyecektir. Hayko Cepkin kendisi ne kadar rahat, özgür veya tutarlı bir hayat sürerse sürsün, kendisine ait değerler yerine "yapay bir sufî"lik pompaladığı sürece karikatürize edilmiş bir şarkıcıdan daha fazlası olamayacaktır maalesef.



------yanıt---------- Zaten halen kullanılan imaj kelimesi ile tongaya düşülmekte... Sizlerin aklında yer etmiş olan her çıkan popçu biraderin ya da ablanın yorum parantezinde yer alan imaj kavramı bizlerin üzerinde de yer aldırılmaya çalışılıyor. Bu konuda sizler adına üzgünüm... Çok sağlam bir gelenek olarak içine pek çok konuyu işletmiş kişilerin, bu noktadan uzakta birçok konuyu fark edip yorumlayabilmesi olanaksız gibi gözüküyor.....Yazıda '''''kendisine ait değerler yerine "yapay bir sufî"lik pompaladığı sürece karikatürize edilmiş bir şarkıcıdan daha fazlası olamayacaktır maalesef. '''''' diye bir cümle geçmekte.......sanırım birinin benim adıma '''kendisine ait değerler''''' cümlesi kurabilmesi için beni tanıması lazım..........Tanışıyormuyuz? benim değerlerim neymiş? Açtırdınız kutuyu bu anlamda bir parça zaten...........



5-"Mahallenin enteresan delikanlısı" etiketinin arkasına sığınarak ülkede genel bir kabul görmek, bununla özgürce müzik yapabilmek hoş gözükse de, Hayko Cepkin son albümüyle "söyleyecek sözü olan insan" etiketini yitiriyor ve kafalarda samimiyet soruları yaratıyor. İşlerinin her yönüne son derece titiz yaklaşan ve ülkede ihtiyacını hissettiğimiz şekilde müziği bir proje olarak gören Hayko'nun sanırım bir şeylerin üstünde daha titiz düşünmesi gerek. Umarım "Sandık"ı O'nu "consume, obey, die" sığlıyla "tozlanmış tasavvuf edebiyatı" sığlığı arasındaki derin sulara taşıyabilir. Yoksa starlık ışığına doğuştan sahip birinin eğlence dünyası ve kültürel çekişmeler arasında oyuncak olup yitişini izleyeceğiz



--------yanıt--------Mahallenin enteresan delikanlısı bir etiket değildir. Mahallenin delikanlısı benim hayatımın taaaaa kendisidir..... Müziğimi karşılaştığım tüm zorluklara, rock albümü adı altında başlayıp sonradan parsanın ve de sponsor cilvelerinin en tatlılarını hissedip poplaşan ve beni bu idealist ve sert müzik yapacaaaz diye inlerken yalnız bırakan, desteklemesini beklerken ruhuna güvendiğin en sert ruhlu adamların diğer tarafta daha çok ekmek var diye sırtını döndüğü, bir ortamda ayakta durmaya çalışıyorum..........duracağım da bundan emin olabilirsiniz........Bir Türk rock festivalinde kaç tane yerli gruba kafa sallanıp pogo yapılabilmekte.......Merdiven altı firmalardan bandrol alabilmiş klip bile çekemeyen, festivalerde çok erken saatlerin uygun görüldüğü kaç rock, metal grubuna destek veriliyor........dişten tırnaktan biriktirilip 2 liraya 3 liraya klip çekmiş kaç grup ulusal kanallara ulaşabiliyor?.......Geçen akşam Murder King’i izledim tv de. Yıllardır Beyoğlu’nda muhabbette olduğumuz adamlar.....Onlar ve de onlar gibi pek çok biraderimin su yüzüne çıkmasını ve de destek görmesini istiyorum artık........ama belki bu uzun saçlı makyajlı adamlar da programlarda düzgün cümleler ağırbaşlı fikirler sunarlarsa imaj için metalci görünümlü Beyoğlu’nun enteresan yağızları diye yorumlanacak........



Eğlence dünyasında eğlencelik müzikalite bazında yerimiz yok........Kültürel kaygılarınız da sizde saklı kalsın, kendimi bildim bileli sahibim yok...............



Yazınız ve yaklaşımınız için teşekkürler.............eleştirilmek güzel şey........gücüme güç katıyor................

Kaynak: www.HaykoCepkin.com.tr
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://hcfan.forum.st
 
avazavazdergisi.blogspot.com sitesindeki Hayko Cepkin ile ilgili yazıya cevap
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Hayko Cepkin: SALSA Dergisi ' Hayko CEPKİN ' Posteri (Nisan)
» Hayko Cepkin: 08.04.2010 Ezber Bozan Seminerlerinde 'Hayko Cepkin'
» Bir+Bir'de Hayko Cepkin
» Hayko Cepkin
» Hayko Cepkin Hayatı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
HcFan :: Hayko Cepkin Hakkında :: Hayko Cepkin Haberler-
Buraya geçin: